AB Ciro Lideri İsveç Göç ve AB Bakanı Maria Malmer StenergardKomisyonun İçişlerinden Sorumlu Üyesi Ylva Johansson, AB içişleri bakanları toplantısının ardından basına açıklamalarda bulundu.
Stenergard, “Yıllarca süren müzakerelerin ardından bugün tarihi bir adım attık.” dedi. söz konusu.
Bakanların AB’nin iltica sistemi reformunun iki ana ayağı üzerinde anlaştıklarını belirten Stenergard, üyeler arasında sığınmacıların dağılımı için “sorumluluk” ve “dayanışma” ortasında nezih bir istikrarın sağlandığını söyledi. devletler.
Gerekli dayanışma mekanizması
Stenergard, “Kurduğumuz zorunlu dayanışma mekanizması, göç baskısına en çok maruz kalan üye devletlere destek sağlayacak. Üye devletler, farklı dayanışma katkıları arasında seçim yapma imkanına sahip olacak.” dedi.
Bu katkıları açıklamak İsveçli Bakan, sığınmacı kabul etmeyen üye ülkelerin ev sahibi ülkelere kişi başı 20 bin euro ödeyeceğini,İlk aşamada yılda en fazla 30 bin sığınmacının kabul edileceğini, bir sığınmacının başvurusunun değerlendirilmesi için üst sınırın 6 ay olacağını belirtti.
Bir soru üzerine Stenergard, 20 bin katkı payının AB düzeyinde ortak bir sistemle toplanıp ev sahibi üye devlete aktarılacağını bildirdi.
Güvenli üçüncü ülke konsepti
İsveç Göç Bakanı Stenergard, bir soru üzerine, ” Güvenli ülkeler listemiz yok. Bu revize edilecek.”söz konusu.
Üye devletlerin güvenli ülke kavramına kendi değerlendirmeleri sonucunda karar vereceklerini kaydeden Stenergard, sığınmacıların aile bireylerinin olup olmadığı veya o ülkeye yerleşip yerleşmedikleri gibi faktörlerin dikkate alınacağını açıkladı.
Daha hızlı değerleme süreci
Stenergard, anlaşmanın AB’nin dış sınırlarında üye devletler üzerinde bir yük oluşturmayacağını ve başvuranlar için hızlı bir değerlendirme sağlayacağını belirterek, şunları kaydetti:
İsveçli Bakan, anlaşmaya yalnızca Polonya ve Macaristan’ın karşı çıktığını ve kalan 25 üyenin takviye edilmesinin nitelikli çoğunluk sağladığını söyledi.
Tüm üye devletler için geçerli olacak
AB Komisyonu’nun içişlerinden sorumlu üyesi Johansson, yeni mevzuatın yürürlüğe girmesinden sonra tüm üye ülkeler için geçerli olacağına işaret ederek, “Sonuçta mevzuatın uygulanmasını sağlayacak kurum, mevzuat ve anlaşmanın koruyucusu Komisyon’dur. Bunun olmasını sağlamak için bazı özel eylemler de oluşturulmuştur.” dedi.
En tartışmalı konulardan biri
2015 yılında yaşanan göç krizinden bu yana AB, sığınmacıların üye devletler arasında nasıl dağıtılacağı ve sığınma başvurusu reddedilenlerin nasıl geri gönderileceği konusunda çözümler arıyor. AB Komisyonu’nun bu amaçla hazırladığı “göç ve iltica paketi” üye ülkelerin farklı tutumları nedeniyle kabul edilememiştir.
Fransa’nın geçen yıl AB dönem başkanlığı sırasında pakette ilerleme için “adım adım yaklaşımı” benimsemesinin ardından, paketin AB’nin dış sınırlarının güçlendirilmesi ve üye ülkeler arasında dayanışma mekanizmasının kurulması olmak üzere 2 unsurunda ilerleme sağlandı.
9-10 Şubat tarihlerinde gerçekleştirilen AB Başkanları Zirvesi’nde AB Komisyonu, bu anlaşmada hızlı ilerleme sağlamak amacıyla göçü yeniden ana gündemine aldı.
2022, “AB’nin göç krizinden bu yana görülmemiş düzeyde sistematik olmayan göç aldığı yıl” olarak kaydedildi. 2022 yılında AB’ye bir önceki yıla göre yüzde 64 artışla 330 bin sistematik olmayan giriş yapıldı.
